O hafta çok çalışmıştım, işe gidip eve dönmekten başka bir faaliyetim olmamıştı ve Cumartesi günü bitirmiştim her şeyi rahattım.
Ramazan da başlamıştı, kuzenime iftara gittim, misafirler vardı, gece saat 10'a kadar çok güzel vakit geçirdik, tabii ben evin içinde daha fazla duramadım, çıktım Beyoğlu'na, Galatasaray'dan meydana doğru yürüyüş iyi gelmişti, her zamanki mekanımıza yöneldim.
Ramazan yeni başlamış olduğundan pek hareket yoktu, 3-5 tanıdık-müdavim, selamlaştık...
Her zamanki arkadaşlar ile bir süre oturduk dışarda güzeldi sohbet, karşımdaki esmer ile göz göze gelişlerimiz ile birlikte.
Saat 1 e doğru kalktılar, ben 3 e kadar oturup eve dönecektim, oturmaya devam ettim.
Bizimkilerin arkasından bende tuvalete gitmek için kalktım, tam çıkarken esmerin gözleri ile bu sefer daha yakındım, oda arkamdan kalkmıştı. Lafa girdim....
Arkadaşları gidene kadar mesajlaştık, son mesaj 'beni taksi durağında bekler misin' oldu.
Taksiye bindik, ...... dedi, ki zaten daha önce kararlaştırmıştık.
Eve girdik, üşüdüm çok sıkıldım vs vs faslından sonra sevişiyorduk.
Kısa kestim, hatta gitmek bile istedim ama hiç birini yutmadı, ama bozuldu, uyuduk.
Apaçık dile getirdik ikimizde, sıfır beklenti, salt sex, fakat benim ters zamanıma denk gelmişti, daha doğrusu benim artık bu muhabbetlerin içine başka şeyler de katasım vardı ama karşıdan gelmeyince uymak zorunda kaldım. Bunun için kızıyorum kendime, 'salak herif' diyorum kendi kendime paşa paşa evine gitmedin. Pişman olmaya başlıyorum artık böyle gecelerin sonunda, galiba bana zarar veriyor. Tıpkı bütün gece rakımı içtikten sonra sabah iş yolunda başım çatlarken dediğim gibi kendi kendime; '!neden tadında bırakmazsınki!'
Özlemler o kadar çok artmaya başladı ki hayatımda galiba ilgi gördüğüm her şeye bırakıyorum kendimi, belki aklımdan biraz çıkar diye...
Ne oluyor sonra, bazen değil, hep kızıyorum kendime!
...
23 Eylül 2007 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder