4 yıl evvel tamam içmiyorum dedim. İlk önce rakıları dolabın en dibine koydum, bardakları su için kullanmaya başladım, sonra rakıyı içmek için çıkardığımda niye o kuytuya koyduğumu tekrar hatırlayıp hepsini döktüm lavoboya, dökülürken kokusunu içiyordum gözlerimde yaşla, en sonunda bardaklarımdan, kadehlerimden de kurtulmak zorunda kaldım.
İki yıl sürdü yukarıdaki 4 satır, kelimeler kadar basit olmadı yaşananlar, yazasım bile yok artık...
3.Yıldan itibaren yeniden gece dışarı çıkabilmeyi başardım, elimde meyvu suyu suratımda aptal bir ifade, çok acıydı benim için çünkü eğer gece bir bardaysam elimde tek rakım, meyhanedeysem tek rakı yanına buzlu suyum keyiflenirdik onunla beraber, şimdi vişne-soda elimde geziyordum. Tıpkı eski sevgilisini kıskandırmak için süslü bir fahişe ile gezen bir adam gibiydim.
Alıştım.
Herhangi biri elinde sek rakısıyla yanımdan geçince bütün alışkanlıklarımı unutuyorum, sevdiğimin güzel kokusu aklımı başımdan alıyor.
Sadece alıyor, yanına yaklaştırmıyor, bir ömürlük ayrılık bizimkisi....
2 Eylül 2007 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder